Rektum kalın bağırsağın son birkaç santimlik kısmıdır. Kolonun son bölümünün sonlarında başlar ve anüse giden kısa, dar kanala ulaştığında sonlanır.
Rektum içindeki kanser (rektal kanser) ve kolondaki kanser (kolon kanseri) sıklıkla birlikte “kolorektal kanser” olarak adlandırılır.
Rektum ve kolon kanserleri birçok konuda benzer iken tedavileri oldukça farklıdır. Bu temel olarak rektumun pelvik kavitede diğer organ ve yapılardan çok az ayrılmış sıkı bir boşlukta bulunmasından kaynaklanır. Sonuç olarak, rektum kanserin cerrahi ile tümüyle çıkarılması oldukça karmaşık ve zordur. Kanserin tekrarlaması ihtimalini azaltmak amacıyla cerrahi öncesi veya sonrası -veya her ikisinde- ek tedaviye ihtiyaç olur.
Geçmişte geniş çaplı tedavilerden sonra dahi rektum kanser hastalarında uzun sürede sağ kalım oldukça az sağlanırdı. Son 30 yılda tedavideki ilerlemeler sayesinde artık birçok rektum kanser vakası tedavi edilebilir duruma gelmiştir.
Kolorektal kanser için ne zaman tarama yaptırmaya başlamanız gerektiğini doktorunuzla konuşun. Kılavuzlar genelde ilk kolorektal kanser taramasının 50 yaşında yapılmasını önerir. Ailenizde kolon kanseri veya rektal kanser hikayesi olması gibi farklı bir risk faktörüne sahipseniz doktorunuz daha sık veya daha erken tarama önerebilir.
En doğru tarama testi kolonoskopidir. Bu işlemde doktor ucunda minik bir kamera olan uzun, esnek bir tüp (kolonoskop) kullanarak rektum ve kalın bağırsak iç yüzünü inceler. Kolonoskop anüsten rektum ve kolona ilerletilir. Kolonoskopun kamerası bağırsakta ilerlerken doktorun gördüğü monitöre rektal ve kolonik iç yüzeylerin videosunu gönderir. Eğer bir polip veya dokunun şüpheli görünen bir alanı bulunursa, doktor aynı zamanda kolonoskop içine yerleştirilmiş araçlar ile bu bölgelerden parça alabilir.
Rektal kanser çoğu zaman hekimin rektal kanama veya demir eksikliği anemisinin sebebini bulmak üzere test istemesi ile teşhis edilir. Kolonoskopi bu testlerden en doğru olanıdır. Kolonoskopide hekim kolon ve rektumun içini incelemek amacı ile ucunda kamera olan ince, esnek, ışıklı bir tüp (kolonoskop) kullanır.
Bazen rektal kanser fark edilebilir belirtiler vermez. Şikayeti olmayan kişiler tarama kolonoskopisi yapıldığında rektal kanseri olduğunu öğrenebilir. Bu tarama 50 yaşın üzerinde olup ortalama kolorektal kanser riskine sahip olan herkes için önerilir.
Genellikle kolonoskopi esnasında şüpheli görünen bölgelerden küçük doku örnekleri (biyopsi) almak mümkündür. Bu dokunun laboratuvar analizi tanıyı saptamaya yardımcı olur.
Rektal kanser tanısı aldığınızda sıradaki adım kanserin derecesini belirlemek olacaktır. Evreleme sizin için en uygun tedavi hakkındaki kararınızda yol gösterici olabilir. Listelenen kan testleri ve görüntüleme çalışmaları rektal kanserin evrelemesi ile ilgilidir:
Rektal kanserler mümkün olan 5 evreden birinde (Evre0- Evre4) yer alır. Basit bir şekilde evreler:
Evreleme ayrıca tümörün derecesine karar vermek üzere alınan doku örneğinin (biyopsi) incelenmesini de içerir. Düşük evredeki tümörler yavaş büyüme ve yayılma eğilimindedir. Aksine ileri evre tümörler hızla büyür ve yayılır, bu sebeple daha şiddetli tedaviye ihtiyaç olabilir.
Rektum duvarındaki hücreler düzenli olarak dökülmekte ve yenilenmektedir. Aynı durum polipler için de geçerlidir. Dökülen hücrelerin parçalanması sonucunda dışkıda polip DNA’sına ulaşılabilir. Genetik analiz ile bu poliplerin iyi huylu veya kötü huylu olduğu tespit edilebilir. Bu test kişinin herhangi bir sağlık kuruluşuna gitmeden gerçekleştirebileceği bir tarama şeklidir. Poliplerin malin olduğu raporlandığı takdirde kolonoskopi ile teyit edilmesi gerekir.
Normal bir hücre kanser hücresine DNA üzerindeki genetik dizinin değişmesi sonucu hücrenin kontrolsüzce büyümesi ve çevre dokuya zarar vermesiyle gerçekleşir. Bu değişiklikler gelecek nesle aktarılmadığı için somatik mutasyon olarak tanımlanır. Dolayısıyla kanser, somatik hücrelerin genetik bir hastalığı olarak kabul edilebilir. Bu sebepten ötürü her kanser kendisine özgüdür ve bu özgün farklılıklara dikkat edilmesi gerekmektedir. Bu mutasyonların bazıları hedeflenebilir ve çok daha az yan etkili ve başarılı tedaviler gerçekleştirilebilir. Kapsamlı tümör profilleme size hangi hedefli ilacın uygun olduğunu, hangi kemoterapinin işe yaramayacağını ve muhtemel klinik çalışmaları verir. Son yıllarda çıkan, başarısı her geçen gün artan ve tıbbi kılavuzlara giren akıllı ilaçlar ve immün tedavi kapsamlı tümör profilleme ile mümkündür. Tıbbi kılavuzların yetersiz kaldığı kompleks vakalarda endikasyon dışı ilaç kullanımı ve tedavi için hekimlerin seçenekleri bu yolla arttırılabilir.
Bu test için numune olarak kanser dokusu altın standart olsa da kan ile de çalışabilmektedir.