Şekerli İçecekleri Tüketirken Dikkat!
Amerikan Kalp Derneği tarafından yapılan bir çalışmaya göre; dünyada her yıl diyabetten 133 bin, kalpten ve damar hastalıklarından 44 bin ve kanserden 6 bin olan ölüm şekerli içecek tüketimine bağlı olarak gelişiyor.
Çalışmanın ortak yazarı ve Boston’da bulunan Harvard Kamu Sağlığı Okulu’nda araştırma görevlisi olan Gitanjali Singh “Şekerli içecekler kalori ve şeker yönünden zenginken besin yönünden fakir olduğu için bu içecekleri tüketmek sizi tok hissettirmez, böylelikle normal öğününüzü de yersiniz.” diye belirtiyor ve devam ediyor “ Fazladan alınan kaloriler kilo alımına, dolayısıyla diyabet ile kalp ve damar hastalıkları riskinin artmasına katkıda bulunur.”
Diğer bir çalışmaya göre Amerika’da yetişkinlerin %36’sı ve gençlerin %17’si obeziteden muzdarip. Özellikle New York’taki politika yapıcılar, gazlı içecek, şeker katkılı meyve suyu, soğuk çay ve sporcu içeceklerini kapsayan içecek grubuna ulaşım ve tüketimine sınırlamalar koymayı tartışıyor.
Çalışmada araştırmacılar, önce şekerli içecek tüketimi ve obezite oranlarını daha sonra ise diyabet, kalp ve damar hastalıkları ile kanser seviyelerine göre artan obezite oranlarını karşılaştırarak şekerli içecekler ve ölüm oranları arasındaki bağlantıyı ortaya koyuyor.
Çalışmaya göre Latin Amerika, diyabet hastalarında şekerli içeceklerle bağlantılı ölümlerin en çok yaşandığı bölge. Araştırmacılara göre tüketilen şekerli içecek miktarıyla bağlantılı en yüksek ölüm oranları her 1 milyon yetişkinde 318 ölüm ile Meksika’da, şekerli içecek tüketiminin en fazla olduğu ülkede görülüyor. Doğu ve Orta Avrasya ise, içeceklerle bağlantılı en yüksek kalp ve damar hastalıkları rakamına sahip.
Vermont Üniversitesinde tıp ve beslenme alanında öğretim görevlisi olan Rachel K. Johnson’ın araştırmada yer alan videoda belirttiği üzere: “ABD’de en büyük kalori kaynağı şekerli içeceklerdir. Bu kaloriler diğer besinler gibi davranış sergilemez. Şeker katkılı içecekler ile ilgili problemlerden biri, katı yiyeceklerde olduğu gibi bir kalori dengelemesini yapamıyor olmamız. Diğer bir deyişle, şeker katkılı bir içecek tükettiğimizde, yediğimiz besinlerin miktarını azaltmıyoruz.”
Ancak bu çalışmanın neden-sonuç ilişkisini kanıtlamadığı, sadece şekerli içecek alımı ve ölüm oranları arasında bir ilişki olduğu vurgulanıyor.
Araştırmacılar sigarada olduğu gibi şekerli içeceklerde de bir vergilendirme uygulamasının ya da reklam ve ürüne ulaşmada sınırlama getirilmesinin, kullanımı azaltacağına inanıyor ve araştırmanın, dünya çapında on binlerce ölümün şekerli içecek tüketimi nedeniyle gerçekleştiğini ortaya koyduğunu savunuyorlar. Bir çok kişi bu durumun kanun koyucuları şekerli içecek tüketimini düşürmek için güçlü önlemler alma noktasında harekete geçirmesi gerektiğini savunuyor.